Sözlük

Sanatçılar

Sanatçılar

Ayşe Erkmen



Bulunduğu mekâna müdahale eden; MEKAN kavramını işlevi, tarihi dönüsümleri ve çevresiyle birlikte irdeleyen YERLEŞTİRMEleriyle tanınır.

1972-77 arsında istanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi (b.MSGSÜ) Yüksek Heykel Bölümü'nü bitiren Erkmen, geleneksel heykel tanımını âşân yenilikçi ve deneysel işleriyle dikkati çek­miş İlliden başlayarak İstanbul Sa­nat Bayramı Yeni Eğılimler "'Günümüz Sanatçıları istanbul". "Öncü Kırk Sanatından Bir Kesit" adlı sergilere Ve 1989-95 arası çekleştirilen A. B. C, D Sergilerine katılmıştır. Yerleştirmelerinde hazır-nesne’ler de kullanmakla birlik­te, çoğu kez işlerini oluşturan parçalar tasarımını kendi hazırladığı heykelsi nesnelerdir. Erkmen. sanatın müze ve galerilerin dışında da vârlığını ve işlevi­ni sürdürebileceğini, farklı bakış açıları geliştirebilme kişilerin günlük yaşam içinde çevrelerindeki her şeyi zihinsel düzlemde sanat nesnlerine dönüştürebileceklerini savunur. İşlerinde”sıradan nesne-sanat nesnesi”ilişki ve ikilemini tartışır. Sanatçının işleri her zaman , bulunduğu mekana müdahale eden ve o mekanın bir özelliğinden hareketle oluşturulan yerleştirmelerdir.



Erkmen, çalışmalarında, seçilmiş yapıları, açık ya da kapalı mekanları, bu mekânların yapı elemanlarını (döşemeler, merdivenler, Havalandırma menfezleri, yangın dolapları) ya da kentin tarihi dokusundan kalıntıları, kanıksama sonucu görünme» ya da görünmez  olmuş sıradışı niteliklerini öne çıkararak vermiştir. Seçtiği elemanlardaki  nitelik, bunları benzerlerinden, hatta özdeş gibi görünenlerden ayıran bu iş­lev, bir konum olabilir.  Sanatçının bu yapıtlarıyla öne sürdüğü düşüncenin te­melinde, "hiçbir şeyi mutlak olana al­gılamamak" ilkesi yatmaktadır.


1989 da 2. İstanbul Bienali'ne katılan Erkmen, 1993-94’te DAAD (De­utscher  Akademischer Austauschdienst/Alman Akademik Değişim Programı) bursuyla gittiği Berlin'de "Ev" başlıklı sergisini gerçekleştirmiştir. Sinemacı Henny Porten’in bir zamanlat oturduğu ve bugün DAAD galerisine dönüştü­rülmüş olan mekândaki bu sergide sa­natçı, galeri aydınlatmasını sağlayan raylı floresan sistemim izleyici seviyesi­ne kadar indirmiş, ortaya çıkan geçitler ve engellerle, mekândaki değişikliğin yapaylığını vurgulayan gerilimli bir yer­leştirme oluşturmuştur.



Sanatçının yine Berlin Kreuzberg'de Türkler'ın orurduğu bir yapıtın dış cephesini Türkçe fiil çe­kim eklerinden oluşan yazılarla doldurması ve 1994 Bonn sergisinde tren yolu kenarında bulunan galeriye dışardaki görüntüyü mekanâ yerleştirdiği tren rayları ve monitörlerden verilen kolaj film sahneleriyle taşıması, mekân kavramını,  işlevi, dönüşümleri ve çevresiyle bir­likte irdeleyen işlerindendir. Sanatçı, 1979 da "İstanbul Sanat Bayramı,  Yeni Eğilimler Sergisi’nde Başarı ödülü almıştır.  N.Özayten
E.S.A.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder