Türk ressam.
Yapısal ve düşünsel araştırmanın aşamalarını yansıtan FİGÜR ve PORTRE'leriyle tanınır.
1961'de Arnavutköy Amerikan Kız Koleji'nden mezun olduktan sonra 1963'te ABD'de Agnes Scott College'de felsefe ve sanat tarihi dallarında eğitim görmüş, 1965'te Chicago Üniversitesi'nde siyaset bilimi dalında lisansüstü çalışmasını tamamlamış, 1971'de de New York'ta Sanat Öğrencileri Birliği'nde Robert Hale ile çizim ve anatomi çalışmıştır. 1972–76 arasında eğitim gördüğü New York Çizim, Resim ve Heykel Atölye Okulu'nda (Studio Scbool) Leyland Bell, Mercedes Matter, Nicholas Corone ile figüratif, George Mc Neil, Esteban Vincente ile soyut resim çalışmış; 1984'te de İstanbul'da M. S. Ü.'de "Türk Resmi Eleştirisi: 1900–1950" adlı teziyle doktora derecesi almıştır. Aksüğür 1970'lerde insan bedeninden hareketle biçimlendirdiği ve "Şerife" adını verdiği bir dizi elbise gerçekleştirmiş, ardından bu arayış çerçevesinde portre çalışmalarına yönelmiştir. 1991'deyse kendi bedeninden hareketle yaptığı "şablon" figürleriyle yetkin bir anlatıma ulaşmıştır. Aksüğür, biçimsel ve düşünsel araştırmalar sonucunda ortaya çıkardığı bu "şablon" figürleri çoğaltarak kökü Osmanlı'ya dayanan geleneksel bezeme öğeleriyle bir arada kullanmıştır. Hem toplumun hem de bireyin iç derinliğine inerken bir yandan da Doğu ve Batı'yı karşıtlıklarıyla gündeme getirmiştir. Aksüğür, 1994'te kendi fotoğraflarından yola çıkarak biçimlendirdiği yapıtlarında fotoğraf üstüne karışık malzemelerle müdahalelerde bulunmuş; ayrıca ofset ve bilgisayar tekniklerinden yararlanarak kimlik sorununu gündeme getirmiştir. Çeşitli tekniklerle çalışan, kâğıt ya da tuval üstüne renkli kalem, alçı, akrilik, füzen gibi malzemeler kullanan ve kolaj'lar da yapan Aksüğür, 1980'de I. Günümüz İstanbul Sanatçıları Sergisi'nde Başarı Ödülü'nü almıştır.
Duben, 1980 başlarında insan hedefinden hareketle biçimlendirdiği ve "Şerife(1962) adını verdiği bir din resim gerçekieştirmiş. ardından bu arayış çerçevesinde portre çahşmalarına yönelmiştir. Sosyolojik açıdan kadının Türk oplumundaki yetini sorguladığı "Şerife" dilişinin ardından kimlik torununu erkek cinsiyeti üzerinden ele aldığı "Adale Adam" (1987) dizisini gerçekleştirmiştir. 1991'dekı "Kayıtlar ve İzler" dizisinde, kendi bedeninden hareketle yaptığı "şablon',1 figürleriyle yetkin bir anlatıma ulaşmışta. Biçimsel ve düşünsel araştırmalar sonucunda ortaya çıkardığı bu "şablon" figürleri çoğaltarak kökü Osmanlı'ya dayanan geleneksel bezeme öğeierîyle bir arada kullanmıştır. Hem toplumun hem de bireyin iç derinliğine inerken bir yandan da Doğu ve Batı'yı üslup karşıttıkıanyla yan yana getirerek» resimlerde postmodernist çözümleri gündeme getirmiştir.
1994'te kendi fotoğraflarından yola çıkarak biçimlendirdiği Manuscript 1994 yerleştirmesinde» fotoğraf üstüne karışık malzemelerle müdahalelerde bulunmuş: ayrıca ofset ve bilgisayar tekniklerinden yararlanarak kimlik sorununu irdelemeyi sürdürmüştür, Manuscript 1994'te kullandığı bir imgeden yola çıkarak, "Hayali Tarih" sergisi kapsamında Efes'te gerçekleştirdiği Artemıs (I.n, 1995) çalışmasında, geçmişten günümüze, kadını hem bir tanrıça hem de kurban olarak sunan toplumsal tavra gönderme yapmıştır.
News from the West 1997, Batıdan Haberler) 1717-1997 arasında Batı'de Türkler üzerine yazılmış metinleri orjinal hollerinde sergilenmiş, Batılı'nın Türk kimliğini ele alışı hicvedilmiştir. Love Book ve Love Game adlı ikiz yerleştirmeden oluşan loveyouforever’da (2001) gazetelerin üçüncü sayfe haberlerinden yola çıkarak Türkiye ve ABD deki aile içi şiddeti toplumsal belleğe kazımayı amaçlamıştır. Farewell My Hometand'de (2004) 20. yy boyunca yalanmış zoraki göçleri konu almıştır.
Duben'in 1990'ların ortalarından sonra kimlik sorunundan yola çıkarak gerçekleştirdiği yapıtlarında yazı/metin (şiir) kullanımını ön planda tutması, belgesel nitelikli nesnel bilgiyi sanat yapıtına dönüştürmesi ve sanatın doğasını sorgulayan tavrı, onun çalışmalarının kavramsal sanata yaklaşan yönünü belirginleştirmektedir.
L. Görünür, ZR
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder