Sözlük

Sanatçılar

Sanatçılar

İrfan Önürmen



1981-87 arasında Mimar Sinan Üniversitesı (bSCSO) Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü Neş'e Erdok Atölyesi'nde öğrenim görmüş, aynı bölümün fresk uygulama atölyesine da­vam etmiştir Resim çalışmalarının dı­şında çeşitli kentlerde duvar resmi uygulamaları gerçekleştirmıştir.


Önürmen'in 1980 sonlarındaki ilk dönem çalışmalarından itibaren insan figürü hep ön planda olmuştur. Bu döne­me ait Genelev Üçlemesi (Pezevenk, Mama, Sermaye, 1987), Cüce (1338),Travesti(1988) resimlerinde olduğu gibi toplum dışına itilmişler, 1980 sonrası çarpık kentleşmenin yarattığı insan tipleri çalışmalarında yer almıştır.

Desen ile Pentür arasında yer alan çalışmalarda perspektif, derinlik göz ardı edilir. Renk çeşitliliğinin önceki çalışmalara göre en az olduğu 1980 sonraki portreler dizisinde Önürmen, bireyin toplumsal açıdan parçalanmışlığını işlemiştir. Başından beri bireyin toplum içindeki yerini, sosyolojik konumunu irdeleyen tavrını 1990”ların başında gerçekleştirdiği ve üst üste rastgele bir araya getirilmiş, dış çizgilerle belirginleştirilmiş, silüetimsi figürlerden oluşan “İzdüşümler Dizisi”nde de biçimsel açıdan önceki çalışmalarından farklı olmakla birlikte, devam ettiği görülür. Önürmen 1990”ların sonuna doğru, gerçekliğe daha çok vurgu yapmak, resim düzeyinde gerilimi arttırmak amacıyla, tuval yüzeyinde toka, gazete kağıdı, kumaş parçaları gibi malzemeleri kullandığı kolaj çalışmalarına yönelmiştir.  Televizyon görüntüleri, gazete, dergi, aile fotoğrafları ve sokaktan alınmış nesnelerden yola çıkarak, bireyin hızlı gelişen kentteki toplumsal duruşunu, yabancılaşmasını, patron, evkadını, fotomodel gibi farklı kesimlerden kişiler aracılığı ile irdelemiştir. 2000”lerin başında klasik tuval anlayışının dışına çıkarak figürsel anlatımdan uzaklaşmadan, yapıtın elemanlarını oluşturmak için tülü kullandığı derinlik ve boşluk ile oynadığı “pentül” dizisini gerçekleştirmiştir. Bu diziye bağlı olarak tasarladığı Biri Bizi Gözetliyor Evinde (2003) aynı addaki televizyon programına gönderme yaparak, özel yaşamın mahremiyetini, insanların izleme ve teşhircilik duygularını daha çok kadın cinselliği üzerinden sorgulamıştır. Aynı dönemde gazeteyi,  yapıtının hem malzemesi hem de içeriğini oluşturan bir eleman olarak kullandığı arşiv malzemesini,sanat formuna dönüştürdüğü çalışmalar yapmıştır. 2000’den itibaren, kent kültürü üzerine çalışmalar üreten hafriyat topluluğunun çeşitli sergilerine katılmıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder