Sözlük

Sanatçılar

Sanatçılar

Şeref Akdik


Şeref Akdik babası ünlü hattatlarımızdan, 1915 yılında reisülhattatin unvanını almış olan Kamil Bey’dir. Küçükyaştan başlayarak babasından hüsnühat, ebru ve minyatür dersleri aldı. Babasının ısrarıyla 1915 yılında girdiği Sanayii Nefise Mektebi’nde Warnie atölyesinde alçı heykel, Ömer Adil ve Çallı atölyelerinde resim eğitimi gördü. Birinci Dünya Savaşı sonrasında askere alınan sanatçı, savaştan sonra okuluna döndü. 1924 yılında Avrupa yarışmasını kazanarak gittiği Paris’te Academie Julian’da Paul Albert Laurens atölyesinde çalışmaya başladı. 1928 yılında yurda dönerek Gazİ Terbiye Enstitüsü’nde, çeşitli liselerde, Güzel Sanatlar Akademisinde kendi atölyesinde, 1964 yılında emekli oluncaya kadar resim
dersleri verdi.


Kurucusu olduğu Müstakil Ressamlar ve heykeltıraşlar Birliği’nin 1929 yılındaki Ankara Etnografya Müzesi Sergisi’ne Paris görünümlerinin yanı sıra dört portresiyle katılan Şeref Akdik, Cumhuriyet devrimlerini betimleyen resimlere ağırlık verdi. Atatürk Portresi (1929) Halk İnkılâp veya Millet Mektebi (1930) Kurtuluş Savaşında Ekmek Saclarından Süngü Yapımı(1931), Atatürk ve Türk Tarih Kurumu Arkeoloji Çalışmaları (1933), Atatürk Telgraf Başında (1934) Muzaffer Ordumuz Çanakkale’de (1936), Atatürk Portresi (1940) gibi büyük boyutlu olarak çalışılmış çeşitli kompozisyonlar gerçekleştirdi. Çok büyük boyutlarda gerçekleştirdiği kompozisyon çalışmaları, gerek içerdiği konular, gerek teknik ve yorum açısından Şeref Akdik’in sanat gücünün önemli göstergeleridir. İlk defa yöresel konulara eğilen ressamlarımızdan olan Akdik, yapmacıksız, yalın bir anlatımla kırsal kesimin gündelik yaşamını betimledi

Bu resimler yapıldığı dönemin bir belgesi niteliğindedir. İlk kişisel sergisini 1932 yılında Ankara Halkevi salonlarında açan Şeref Akdık’in bu sergide Halk Dersanesı Şemsiyeli Kadın Hatip Çayı Sokak Ankara ve Kağnı Etlikte Bağ Evi Bent Deresi, Incesu, Yenişehir, Fidanlık, Keçiören, Bahçede İstirahat, Keklikler, Acem Laleleri, Çankaya Yolu, Incesu’dan, Ankara adlı eserleri ve 11 portre çalışması yer almıştı. 1940 yılında çıktığı yurt gezileri programı içinde gittiği İçel’den, Mersin Harman, Mersin Fındık Pınarı, Silifke Kalesi, Silifke Balıkçı Mahallesi, Mersin Çarşı, Silifke Köprüsü, Manzara, Köy Kızı Silifke Göksu Torosta Değirmen adlı eserleriyle dönmüştür.


1943 yılında gittiği Erzincan da Kahvede Sohbet Erzincan Gırkvık Koyu Erzıncanik İhtiyar Kemah adlı eserlerini gerçekleştiren Şeref Akdik’in, bu eserlere 1944 yılında düzenlenen Yurt Gezisi sergisinde yer almıştır.


Şeref Akdik yurtiçinde ve yurtdışında çok sayıda kişisel sergi açmış, karma sergilere katılmıştır. Paris’te öğrenciliği döneminde akademiler arası portre yarışmasında aldığı birincilik ödülünü Pazardan Donuş adlı eseriyle San Francisco’da 39 ülke sanatçısının katıldığı yarışmada aldığı madalya ile ve 7. Devlet Resim Heykel Sergisinde aldığı birincilik ödülüyle sürdüren Şeref Akdik’in eserleri dünyanın çeşitli müzeleriyle birlikte Türkiye’nin birçok müze ve koleksiyonlarında sergilenmektedir. A.B.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder