Sözlük

Sanatçılar

Sanatçılar

Signac, Paul

Paul Signac (1863—1935)
Paris’te dünyaya gelen Signac bütün hayatı boyunca yeni-izlenimcilik düşünce yaymak ve savunmak için didindi. Seurat’nın en yakın arkadaşı olan ve Seurat’nın kuramlarını benimseyen Signac ilkin Monet’nin etkisinde kalmışsa da bundan çabuk kurtulabilmiştir.

1886 yılında ilk divisionniste resmini veren Signac; Pissarro, Seurat ve Pissarro’nun Oğlu Lucien ile birlikte izlenimcilerin son sergisine katılır. Birkaç portre dışında Signac hep manzara resmi yapmış ve noktalar ya da bir takım minnacık lekelerle yeni-izlenimcilik tekniğini sürdürmüştür.


Signac’ın hayatı hemen. hemen yolculukla geçmiştir. Yolculukla geçmeyen zamanlarda da atelyesinde, yolda çizdiği taslaklara dayanarak tablolar yapar.

1887’de Collioure, 1888’de Portrieux, Anvers, 1889’da Cassis, Anvers,1892, 1893, 1895, 1896, 1897’de Saint-Tropez,1896’da Hollanda, 1898, 1899’ Cenova, Marsilya, Saint-Tropez, Paris, 1904, 1905’te Venedik, Saint-Tropez, 1906’da Marsilya, Rotterdam, 1907-1910’da İstanbul, Marsilya, Venedik, Verona, Cenova, Saint-Tropez, 1911’de La Rochelle, 1919’da Sallanches, 1935’te de Korsika ve Barfleur’e giden Signac hep buraların resmini yapmıştır.


1899 yılında yayınladığı Delacroix’ya ve Yeni-İzlenimci adlı kitabıyla Delacroix’ya ve izlenimcilere saygısını belirten Signac bunlarla yeni-izlenimciler arasındaki ayrımları da çok köklü bir biçimde ortaya koyar.
1908’de Bağımsız Sanatçılar Derneği başkanlığına seçilen ressam bu görevde 26 yıl kalmıştır.
Ölümü 15 ağustos 1935’tedir.
Fransız Resminde İzlenimcilik, Salâh Birsel, Dost Yayınları

Paris’te bir saraç ustasının oğlu olarak dünyaya gelen Signac, öğrencilik yıllarında bile resim kopyalamaya başladı. Kendine aslında seçtiği meslekten 1883’te vazgeçerek, mimarlık dalında eğitim göreceğine, bağımsız bir güzel sanatlar akademisine yazıldı.
1884: Bağımsız Sanatçılar Birliği’nin Kurulması Signac’ın yapıtları 80’li yılların başında Claude Monet’nin ışık ile renk anlayışının etkisinde aldılar. Signac Paris çevresinden peysajlar yaptı ve başkent hayatından sahneler yansıttı resimlerinde (örneğin Montmartre Görünümü, 1884, gibi). Boyayı serbest fırça vuruşlarıyla, kuvvetli bir biçimde tuvale sürüyordu.
Güz Salonu jürisi aynı yıl içinde sanatçının resimlerini yıllık sergiye kabul etmeyince, Signac kendisi gibi bu sergiden dışlanan Charles Angrand, Henri Edmond Cross, Albert Dubois-Pillet ve Georges Seurat adlı ressamlarla birlikte Bağımsız Sanatçılar Derneği’ni kurdu. Bu kuruluş hemen 1884 kışında Salon des Inddpendante (Bağımsızlar Salonu) adı altın da ilk sergisini açtı.
80’li Yılların Ortası: Puantilizmin Kuruluşu Birlikte Puantilizm kuramını geliştirdikleri Seurat, Signac’ın en yakın yoldaşı oldu. İki sanatçı Michel Chevreul ile Charles Henry’nin renk teorilerine dayanarak renk parçalanması ve simültane kontrast temellerini bu kuramlardan türettiler.
Signac da, diğer Puvantilistler gibi, bir tablonun renk tonlarını kapalı bir tabaka olarak sürmedi. Bunun yeri ne arı, parlak renkleri küçük lekecikler ve fırça darbeleriyle tuvale, resim belirli bir mesafeden izlendiğinde birbirlerine karışıp istenilen tonları algılatacak biçimde uyguluyordu (örneğin Andelys Yakınlarında Seine, 1886). Rengin etkisine yoğunlaşmakla sanatçılar, rengi, motiften bağımsız olarak, kendine özgü bir ifade değeri tanıdıklarını belirtmiş oldular. Signac Kahvaltı (1887) adlı tablosunun üst yüzeyini tam olarak hesaplanmış, yan yana yerleştirilmiş beneklerden kurguladı.
90’lı Yıllarda: Liman Motifleri 80’li yılların sonunda Saçını Tarayan Kadın (1892) gibi tabloları Signac’ın dekoratif arabesklere olan düşkünlüğünü ortaya koydular. Bu stilden 90’lı yılların başında koptu. Bundan sonraki resimleri daha büyük boyutlu oldular, renk paleti daha açık bir hal aldı. Bundan böyle liman sahne leri, tutkulu bir yelken sporcusu olan Signac’ın ana motifini oluşturdular (Örneğin Balıkçı Tekneleri Güneş Batarken, 1891; St. Tropez Limanında Yelkenliler, 1893). Signac 1892’de ressam Camille Pissaro’nun bir akrabası olan Berthe Robl ile evlendi. Karı-koca bir yıl sonra Akdeniz kıyısında Saint-Tropez’de bir ev satın aldılar.

1899: Neo-Empresyonizmin Kuramsal Temelleri Seurat 1891’de ölünce Signac Puvantilistlerin yöneticiliğini ele aldı. Selefinin aksine, Signac bu harekete yeni taraftarlar kazandırmaya çalıştı. Buna karşılık Seurat müstesnalık (Exklusivitaet) üzerinde durmuştu. Signac 1899’da Eugéne  Delacroix’dan Neo Empresyonizme adlı kuramsal yazısını sundu. Bu yazı 20. yüzyılın başında, aralarında Henri Matisse’in de bulunduğu, çok sayıda önemli ressamın ilk dönem yapıtları üzerinde etken oldu.

1902 Sıralarında: Yön Değiştirmesi
Yeni yüzyıl başladıktan kısa bir müddet sonra Signac Puvantilizm sınırları içinde yön değiştirdi. Sarı Yelken (1904) ve Antibes Limanı (1909) gibi yapıtlarında daha spontane ve daha geniş fırça darbeleri görülmektedir; teorik düşünceler arka plana geçmişler.
İdeallerine sadık kalan Signac, sulu- boya ve yağlıboya tablolarıyla tekrar tekrar liman temalarına dönüş yaptı. Neo-Empresyonizm aşağı yukarı 1915’ten itibaren sanat gelişimi üzerindeki etkisini yitirdikten sonra da, Signac bu akıma bağlı kaldı. Bu çalışmaları yanı sıra sanatçı geniş kapsamlı edebiyat çalışmalarına da katıldı. Birçok yapıtlardan başka Encyclopédie Française’i hazırlayanlar arasında yer aldı. 1935’te 71 yaşında Paris’te hayata gözlerini kapadı.
Yüzyılın 100 Ressamı
http://www.abcgallery.com/S/signac/signac.html
http://www.allpaintings.org/v/Post-Impressionism/Paul+Signac/?g2_page=3


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder